Yazın bahçelerde, ormanda ya da piknik alanlarında sıkça gördüğümüz, dikenli dallarından kopararak yerken büyük keyif aldığımız minik bir meyve var bugün yazımızda. Duta benzeyen görüntüsü, siyaha yakın rengi ve mayhoş tadı ile bilinen böğürtlenden bahsediyorum elbette. Şimdi böğürtlen (Rubus fruticosus) bitkisini daha yakından tanıyarak başlayalım yazımıza ve minik meyvesine olan hayranlığımız daha da artsın.
Tıpkı çilek, alıç, kuşburnu ve gül gibi Rosaceae yani Gülgiller familyasına ait bir türdür. Doğada kendiliğinden yetişen bu bitki halk arasında ‘mormorik’, ‘yabani üzüm’, ‘karadut’ ve ‘kedi dutu’ olarak da anılır. Tanen, pektin, vitamin ve mineral bakımından oldukça zengindir. Toplamda 400’den fazla türü olup, ülkemizde daha çok Marmara bölgesi, Akdeniz bölgesi, Doğu Karadeniz ve Batı Anadolu’da yetişir. Fundalıklarda, yol kenarlarında, bahçelerde, ormanda ve bol yağış alan yerlerde doğal olarak yetişen yabani bir bitkidir.
Böğürtlen çalılık şeklinde ve çok dallı olup 1 ile 3 metre arasında boya sahip olur. Gövdesi silindir şeklinde ve dalları dikenli yapıdadır. Yaprakları saplı ve uçları dişlidir. Mayıs ayında çiçek açmaya başlar ve kısa süre sonra da meyveleri oluşur. Sadece meyvesi değil, yaprağı ve kökü de çok faydalıdır. Uzmanların tüketilmesini önerdiği bir bitkidir. Kırmızı meyveler grubuna giren böğürtlenin faydaları da oldukça fazladır.
Böğürtlen Faydaları
Sıra bu küçük meyvenin, büyük faydalarına göz atmaya geldi.
- Kalorisi çok az olduğu için kilo vermek isteyenlerin tercih etiği bir meyvedir.
- Antioksidan özelliği sayesinde vücuttaki zararlı maddelerin dışarı atılmasını sağlar ve vücudu temizler. Doğal bir detoks ürünüdür de diyebiliriz.
- Yapısında fazla oranda demir minerali bulunur. Bu nedenle de kansızlık hastalığına iyi gelir.
- Mikroplarla savaşarak, enfeksiyonel hastalıkların tedavisine yardımcı olur ve buna bağlı olarak oluşan ateşi düşürür.
- Ağız sağlığı için de faydası çoktur. Ağız içindeki mikropları öldürerek ağız içini temizler. Diş ve dişeti rahatsızlıklarının tedavisine yardımcı olur.
- Böğürtlen kökleri ishal, dizanteri ve farenjit hastalıkları için kullanılır.
- Antioksidan özelliği olduğu için vücudu güzelleştiren bir meyvedir. Çiçekleri kaynatıldığında doğal el ve vücut losyonu elde edilebilir ve vücuda zindelik kazandırır.
- Kökleri kurutulup toz haline getirilerek çeşitli nedenlerden dolayı sararmış olan dişleri beyazlatmak için kullanılabilir. Hatta diş macunu gibi de kullanmak mümkündür.
- Kökü kaynatılıp, suyu içilecek olursa hem kandaki şeker miktarını düşürür hem de mesanedeki kumları döker.
Böğürtlen Zararları
Bu bitkinin bilinen herhangi bir zararı ve yan etkisi yoktur. Meyvesi tüketilerek vücudun ihtiyacı olan vitaminlerin büyük bir kısmı sağlanabilir. Fakat düşük tansiyon gibi kronik rahatsızlığı olanların doktoruna danışması ve doza dikkat etmesi önerilir. Hamileler için de vitamin ve mineral bakımından zengin olan bu meyve çok faydalıdır. Ancak aşırı miktarda tüketilmesi uygun değildir.
Böğürtlen Çeşitleri
Ülkemizde başta İstanbul, Bursa, Malatya, Bolu, Mersin ve Kırklareli olmak üzere geniş yayılış gösteren böğürtlenin çok fazla çeşidi vardır. Bu türlerin en çok bilinenlerinden kısaca bahsedelim.
- Navaho böğürtlen: Meyveleri sert ve siyahtır.
- Boysenberry böğürtlen: Olgunlaşması uzun süren fakat oldukça verimli bir türdür. Meyveleri morumsu renktedir.
- Arapaho böğürtlen: Meyveleri büyüktür ve sık tüketilen bir türdür.
- Chester böğürtlen: Koni şeklinde olan meyvesi ve güzel aroması ile sevilen böğürtlenlerdendir.
Böğürtlen Yetiştirilmesi
Bu bitki kök çelikleriyle, yaprak çelikleriyle, doku kültürüyle ve kök sürgünleriyle çoğaltılabilir.
- Böğürtlen bitkisinin kökte bulunan gözlerinden her yıl yeni sürgünler çıkmaktadır. Sonbaharın sonlarına doğru yapraklarını döktükten sonra, ilkbaharda bunlar köklü olarak sökülerek fidan olarak kullanılır.
- Yaprak çelikleriyle çoğaltma yönteminde ise, ilkbaharda böğürtlenin genç yaprak sürgünlerinden alınır. Yüksek nem altında köklendirilir ve sonra dikilir.
Kök çelikleri sonbaharda yaprak dökümünden sonraki dinlenme döneminde alınır. 2-10mm kalınlığındaki kök parçalarından yararlanılır. Çeliklerin boyları ise 5-10 cm olacak şekildedir. Çeliklerin dikilme zamanına kadar nemli ortamda kalması çok önemlidir. Kök çelikleri bahçede yan yana dizilir ve üzerleri toprakla kapatılır. Toprağın nemli ve gübre bakımından zengin olması gelişmelerini olumlu yönde etkiler. Sonbaharın sonlarına doğru ise iyice gelişerek, dikime hazır fidan haline gelirler.
Böğürtlen Bakımı
Böğürtlen bitkisi için en uygun toprak; kumlu killi, organik maddece zengin ve su tutma kapasitesi yüksek olan topraktır. Toprak pH’sı hafif asit veya nötr olmalıdır. Fazla kireçli ve tuzlu toprakları sevmez. Hafif eğimli yerler yetiştiricilik için uygundur.
Sulama aralığı toprak tipine ve bölgeye göre değişir. Ağır ve humuslu topraklarda daha seyrek, kumlu topraklarda daha sık sulama yapılmalıdır.
Böğürtlen ağacı organik maddeye fazla ihtiyaç duyar. Bu nedenle dikim sırasında yanmış ahır gübresi verilmelidir. Çiftlik gübresinden ise 2-4 yılda bir ilave yapılır. Yaprak ve toprak analizlerine göre kimyasal gübre verilmelidir.
Böğürtlenlerde budama üç şekilde yapılır. Dikine büyüyen böğürtlenlerde dallar fazla uzayınca tepe alması yapılır. İkinci budama şeklinde ise meyve veren dallar kesilir. Bitkinin dalları birinci yıl olgunlaşır, ikinci yıl ise meyve verdikten sonra kurur. Kuruyan bu dalların kesilmesi bitkinin gelişimi için faydalı olacaktır. Üçüncü budama yöntemi ise kışın yapılan budamadır. Dik büyüyen bitkide kuvvetli olan sürgünler belirlenir, zayıf ve yere yakın olanlar kesilir.